Göl Turu

Ne Zaman Sürmeli? Bu yolda sürüşü yılın her mevsimi için öneriyoruz; özellikle suyun yükseldiği ilkbahar aylarını tavsiye ediyoruz. Sıcak yaz günlerinde ise  akşam serinliğinde sürmek mümkün.

Parkur Durumu: Araç trafiği düşük ve güvenli bir rota.

Uygunluk: Tüm bisiklet türleri için uygun olmakla birlikte rotanın haritada işaretlediğimiz kısmı yol bisikletleri için uygun değildir. Yol bisikletçilerinin yolun diğer kısmını kullanması önerilir. 

Neler Göreceksiniz? Çatalan Köprüsü, Seyhan Baraj Gölü, Çukurova Üniversitesi, ehir silüeti ile birlikte göl manzarası

Rotanın Yakınında Neler Var? Sabancı Merkez Camii, Taşköprü, Büyüksaat, Ulucami, Yağcami

Not:  Şehir içi bisiklet yolunu kullanarak Sabancı Merkez Camii-Eski Baraj Gölü-Dilberler Sekisi-Gençlik Köprüsü Yaşar Kemal Yürüyüş Parkuru rotasında keyifli bir sürüş gerçekleştirebilirsiniz.

Ne Alınır? Büyüksaat civarında el sanatı hediyelik eşyalar satan işletmeler mevcut.

Yeme&İçme: Adana şehir merkezinde sınırsız yeme içme alternatifleri mevcut. Tescilli Adana Kebabını mutlaka öneriyoruz.

Kamp İmkanı: Baraj yakınında bir kamp alanı yapımı plan aşamasında.

Konaklama İmkanı: Şehirde çok sayıda alternatif mevcut.

Ulaşım:  Adana’ya ulaşım imkanları çok çeşitli.

ROTANIN HİKAYESİ

Adananın en klasik Adana’yla özdeşleşmiş, bisiklet camiasında Adana deyince akla gelen ilk rotalardan birisidir göl turu.

Seyhan Barajı 1954 yılında inşa edilmiş. Sulama, elektrik üretimi ve şehri sel baskınlarından koruma gibi pek çok faydası olmuş Adana’ya. Adana’ya daha  önce sulama amaçlı inşa edilen  baraja Eski Aaraj Seyhan barajına da Yeni Baraj denilmiş.

1982 yılında barajın batı yönüne inşa edilen Adnan Menderes Bulvarı ise şehrin mesire yeri ihtiyacını gideren bir alan olmuş. Aynı zamanda barajın seti o zamanki Seyhan ve Yüreğir ilçelerini birbirine bağlayan bir köprü olmuş. Özellikle Çukurova Üniversitesi ve Balcalı Hastanesi’nin hizmete girmesiyle ulaşım amaçlı da  kullanılmış.

Göl turumuza Çatalan Batı Köprüsü’nden başlıyoruz. Osmangazi Köprüsü inşa edilene kadar Türkiye’nin en uzun köprüsü olma özelliğini taşımış bu köprü. Çatalan Barajı’ndan getirilen içme suyunu taşıyan borularla birlikte inşa edilmiş ve Karaisalı’nın köyleri ile Adana’nın ulaşımını da kısaltmış.

Köprüyü geçerken tatlı bir esinti vuruyor yüzümüze. Araçların park etmesi yasak burada ancak bisikletliler her zamanki gibi ayrıcalıklı. Bisikletimizi kaldırıma park ederek şehrin siluetini uzaktan izlemek keyifli bir duygu ancak ilerledikçe siluet daha da güzelleşecek hissediyoruz.

İlerledikçe sağımızda bahçeli kır lokantaları çıkıyor karşımıza. Adanalılar tarafından kahvaltı, sıkma ve çay için tercih ediliyor buralar. İlerledikçe sağımızda küçük koylar görüyoruz. Balıkçı tekneleri ve şehrin siluetiyle özgün görüntüler sunuyor. Mevsime göre suyun yükselmesi ve çekilmesi de görüntüleri farklılaştırıyor. Her zaman bir sürprize hazırlıklı olmak lazım burada.

Daha da ilerlediğimizde yol ikiye ayrılıyor. Biz daireyi tamamlamak için sağdan ilerliyoruz.   Hemen sonrasında yol tekrar ikiye ayrılıyor ve  suya yakın olmak ve araç trafiğinden kaçınmak için sağdaki dar yolu izliyoruz. Kır tesisleri, çam ağaçları, piknikçiler ve şehrin silueti eşliğinde küçük bir köprüye ulaşıyoruz. Onu  da geçtikten sonra  karşımızda Çatalan Doğu Köprüsü var. Köprüyü geçiyoruz. Yol ikiye ayrılıyor: sağdaki yol suya yakın keyifli bir rota. Bu rota yol bisikletleri için tavsiye edilmiyor ancak dikkatli bir şekilde sürülürse yine de geçilebilir. 

Yol bisikletçileri için üzülecek bir durum yok. Soldaki yolun da manzara olarak eksik kalır yanı yok. Yavaş yavaş yükseliyor ve sağımızda gölle birlikte şehrin yüksek binalarının manzarasını izliyoruz. Yükseldikçe görüntü daha da güzelleşiyor.  Bayramhacılı köyüne ulaşıyoruz. Burada sağdaki ve soldaki rota birleşiyor. Barajın manzarası farklı açılardan sürekli değişiyor. Değişmeyen tek şey görüntülerin güzelliği.

Yeni stadyuma ulaşıyoruz. Sağımızda bir mezarlık ve hemen önünden geleneksel olarak her bisikletçinin su ikmali yaptığı bir çeşme var.  Hafif bir tırmanış sonrasında yine hafif bir inişle sağımızda Çukurova Üniversitesi görünüyor. Zamanı olanlara Türkiye’nin bu en güzel manzaralı üniversitesini de görmelerini tavsiye ediyoruz. Üniversiteyi gördükten sonra sola dönünce uzun ve tatlı bir iniş var. Okaliptüs ağaçları arasından Balcalı yolu olarak bilinen bu yoldan akmak tüm enerjimizi dolduruyor.

Yol bitince sağa dönüyoruz ve hafif bir tırmanışla baraj setine ulaşıyoruz. Bu yol  15 Temmuz Şehitler Köprüsünün açılmasıyla iyice sakinleşmiş ve tam bisikletçilere uygun bir yol haline gelmiş. Sağımızda Seyhan Barajı, solumuzda Eski Baraj gölü ve köprülerin manzarasıyla pedallamaya devam ediyoruz.

Adnan Menderes Bulvarı’na ulaşıyoruz. Burada bisiklet yolu da mevcut. Peyzajı ve göl manzarasıyla çok keyifli bir yol. Sağımızda Sevgi Adası, biraz daha ilerleyince Menderes Adası (yarımadası) farklı görseller veriyor. Bisiklet yolundan devam ederek Çobandede Ziyareti’ni de geçiyoruz ve çok keyif aldığımız bu turu tamamlıyoruz.